SAHİH-İ İBN-İ HİBBAN Zvd

BABLAR    KONULAR  -  NUMARALAR

KİTABU’L-LİBAS

<< 774 >>

6- İzar / Peştemal (Belden Aşağı İçin Etek benzeri Giysi)

 

(:-1445-:) Abdurrahman b. Ya'kub anlatıyor: izardan bahsedilmişti. Bunun üzerine ben de, Ebu Said el-Hudrı'nin yanına vardım. Ona: "Bana, izar ile ilgili bilgi ver!" dedim. Ebu Said el-Hudrı şu karşılığı verdi: Olur (sana bu konuda) bilgi vereyim: Ben, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken işittim:

 

"Mu'minin izarının uzunluğu, baldırlarının ortalarına kadardır. Bununla topuklar arasında olan idr giymekte de ona günah yoktur. Topuklardan daha aşağı sarkan izar, cehennemdedir. Allah (giydiği), izaarını kibirlenerek (yerde) sürükleyen kimseye bakmaz!"

 

- - -

İsnadı sahihtir. İbn Hibban 7/400 (5426), Beyhaki, sünen (2/244), Beğavi Şerhu's-sünne 12/12 (3080), Tayalisi müsned 1/352 (1802), İbn Ebi Şeybe, Musannef 8/391 (4873) ve Ebu Ya'la, müsned 2/268-269 (980)

 

 

 

(:-1446-:) Başka bir kanaıla yukarıdaki hadisin aynısı nakledilmiştir.

 

- - -

İsnadı sahihtir.

 

 

 

(:-1447-:) Huzeyfe b. el-Yeman bildiriyor: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, baldırımın kasını tutarak:

 

"işte burası, izarın (son uç) yeridir. Eğer bunu beğenmezsen biraz daha aşağısıdır. Bunu da beğenmezsen o zaman izarın topuklarda hakkı yoktur!" buyurdu.

 

- - -

İsnadı sahihtir. İbn Hibban 7/399 (5421), müsned Humeydi (1/211-445), Ahmed, müsned

(5/382,396,398,400,401), İbn Mace, sünen (3572), İbn Ebi Şeybe, Musannef 8/390, 391 ~4870), Tirmizi, sünen (1784), Nesai sünen (8/206-207) ve Beğavi Şerhu's-sünne 12/10 (3078).

 

 

 

(:-1448-:) Başka bir kanalla yukarıdaki hadisin aynısı naklediimiştir.

 

- - -

İbn Hibban 7/399-400 (5424)

 

 

 

(:-1449-:) Muğire b. Şu'be bildiriyor: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Süfyan b. Ebi Süheyl'in izarının en uç yerinden tutarak:

 

"Ey Süfyan! İzarını yere sarkıtma! Çünkü Allah, kibirlenmek isteyen kimseleri sevmez!" buyurdu.

 

- - -

İsnadı hasendir. İbn Hibban 7/398 (5418), İbn Ebi Şeybe, Musannef 8/395 (4887), İbn Mace, sünen (3574), Taberani, M. e/-Kebir 20/423-424 (1023-1024) ve Ahmed, müsned (4/246, 250, 253)

 

 

 

(:-1450-:) Ebu Cureyy el-Huceymi anlatıyor: Ben bir gün Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanına vardım ve O'na:

 

"Ey Allah'ın Resulü! Biz çölde yaşayan bir topluiuğuz. Bize öyle bir şey öğret ki Allah onunla bize yarar sağlasın!" dedim. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"Kendi kabından su isteyenin kabına su boşaltman da olsa ve (din) kardeşinle güler yüzle konuşman da olsa (yapılan) hiçbir iyiliği asla hor görme! İzarını/peştemalını (yere kadar) sarkıtmaktan sakın. Çünkü bu, büyüklenme alanıetidir. Allah ise büyüklenmeyi sevmez. Eğer bir kimse sende (olduğunu) bildiğin bir şeyden dolayı sana söverse, sen de onda (olduğunu) bildiğin bir şeyden dolayı ona sövme. Bu durumda onun sevabı sanadır ve vebali de onu söyleyene aittir!" buyurdu.

 

- - -

İsnadı sahihtir. İbn Hibban 2/238-239 (521-522).

 

 

 

(:-1451-:) Safiyye binti Ebi Ubeyd bildiriyor: Ümmü Seleme, (bir gün) izar'dan bahsedildiğinde Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e:

 

"Ey Allah'ın Resulü! (Bu hususta) kadının durumu nedir?" diye sordu. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"(Erkeğin kullandığı izardan) bir karış fazla uzatır!" buyurdu. Ümmü Seleme: "O zaman kadın (yürüdüğünde vücudunun bir kısmı) açılır. O zaman durum ne olur?" diye sordu. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"Bir arşın (uzatması) yeterli olur, fazlasını (uzatmaya) gerek yok!" buyurdu.

 

- - -

isnadı sahihtir. İbn Hibban 7/400 (4527); detaylı tahrici için bakın: Ebu Ya'la, müsned (6890-6891).